13.10.92

Yola çıkabildik, Atlas biraz daha mızmızlanacak olsaydı büyük ihtimalle tekneden aşağı atardım. Hava serin ama güneş hala tepede, en azından rıhtımda kayıp düşme tehlikemiz şimdilik yok.


24.10.92

Sonunda Kanada'ya ayak bastık! Atlas bu kadar aksiliğin bir nedeni olmalı diyerek tüm gece dua etmeye karar verdi. kime dua ediyor bilmiyorum ama çok sevdiği tanrısı başımın ağrısını da geçirir diye umuyorum.


25.10.92

Belki de hava durumuna bakmamız gerekirdi ama kar fırtınasına ormanın ortasında yakalanmak en kötü senaryo gibi duruyor. Eğer hızımızı arttırıp önümüzdeki ormanlığı bir gün içinde geçersek en zorlu kısmı atlatmış oluruz. Sanırım.


27.10.92

Atlas kaybolduğumuza ikna oldu ve şikayet etmek dışında tek yaptığı sayısız dua mırıldanmak. İki günde tepeyi geçtik, ormana girmeden önce geceyi kampta geçireceğiz. Yoldan sapmadığımız sürece kaybolmayacağımızı Atlas'a anlatmanın bu kadar zor olacağını düşünmezdim.


28.10.92

Kaybolduk. Kamp kurmaya çalıştık ama ilk on dakika verdiğimiz savaştan sonra vazgeçtik. Fırtına vurmadan önce saklanacak bir yer bulmamız gerekecek. Atlas dua etmeye devam ediyor, sinirlenmek için fazla yorgunum ama susması için yalvarmayı düşünmeye başladım.


29.10.92

Elimizde sadece bir kaç paket kuru et kaldı, böyle giderse bizi öldüren şey soğuk değil açlık olacak. Atlas ormanın güvenli olmadığını sayıklayıp duruyor.


01.11.92

Ufak bir mağara bulduk. Isınmak için yeterli olmasa da, fırtınadan korunmak için yeterli olacağını umuyorum. Atlas bir işe yaramamak için yeminli olduğu için ben ateş yakmaya çalışırken dua etmeye karar verdi.


02.11.92

Atlas gece sesler duyduğunu söyledi. Anlamsız hikayeler zırvalayıp ağlıyor, açlık kafasına vurmuş olmalı.


03.11.92

Kar yiyerek daha kaç gün gideriz bilemiyorum ama zamanımızın giderek kısalıyor. Fırtına duracak gibi gözükmüyor. Atlas tüm sabah dua etmek dışında bir şey yapmadı. Yemek yemesi için zorlamam gerekecek sanırım.


11.11.92

İkimizde delirmediysek Atlas'ın duyduğu sesler gerçek ve gittikçe yaklaşıyor. Umarım delirmişimdir.

​
15.11.92

Atlas'ın dualarına katılmam benim için ne anlama geliyor bilmiyorum ama başka bir çıkış yolu bulamıyorum. Burada ölecek olmamızı kabullenmiş duruyor Atlas.


18.11.92

Buldum.


19.11.92

Özür dilerim.


20.11.92

İşlediğim suçun bir telafisi var mı? Açtım, ölmek istemiyorum.


21.11.92

Atlas, eğer başka bir hayat varsa umarım rahat ve mutlusundur. Özür dilerim, her şey için, özellikle sana inanmadığım için.


28.11.92

Dışarıdan duyduğumuz sesin sahibi her kimse gittikçe yaklaşıyor. Bunları birinin bulacağını sanmıyorum, umarım kimse bulamaz, okuyacak kadar yaklaşamaz buraya. Fakat birisi okuyorsa, özür dilerim ama her şey için çok geç.


05.12.92

Kurtarıcımız İsa, işlediğim tüm günahlara çok pişmanım. Çünkü sonsuz sevgine karşı geldim ve yakınlarımı da incittim. Tövbe ederim ve senin yardımınla artık günah işlememeğe gayret edeceğim. Merhamet et. Amen.


Wendigo, Kuzey Amerika'da özellikle Algonquin ve Cree gibi yerli kabilelerin folklorunda yer alır. Wendigo'nun, açlık ve susuzluk gibi insani duygularla nasıl tehlikeli bir şekilde birleşebileceğini, insanların içindeki karanlık yönleri sembolize ettiği söylenir.